Korkunç bir kış günü, Atatürk otomobille memleketi gezmektedir. Yollar berbattır. Kırşehir'e varılır. Şehrin kapısında vali frak ve silindir şapkasını giymiş ve karşılıyor. Atatürk :
- Vali bey bu kiyafet neden icabet etti !
Vali :
- Efendimiz, yol ve erkan...
Diye söze başlayacak olur, Ata, sözünü keserek :
- Be adam, bilmek lazım olan bu yol değildir. Bizim geldiğimiz yoldur. Millete lazım olan yoldur.
Kırşehirden Yozgat'a gidiliyor. Daha vilayet hududunda vali Boran kamyonlarla ve yol açma ekipleriyle Ata'yı karşılar. Ata'nın ilk sözü şu oluyor:
- İşte yol bilen vali böyle olur.
- Vali bey bu kiyafet neden icabet etti !
Vali :
- Efendimiz, yol ve erkan...
Diye söze başlayacak olur, Ata, sözünü keserek :
- Be adam, bilmek lazım olan bu yol değildir. Bizim geldiğimiz yoldur. Millete lazım olan yoldur.
Kırşehirden Yozgat'a gidiliyor. Daha vilayet hududunda vali Boran kamyonlarla ve yol açma ekipleriyle Ata'yı karşılar. Ata'nın ilk sözü şu oluyor:
- İşte yol bilen vali böyle olur.