Mezopotamya Medeniyetleri arasında yer alan Babilliler ve Asurlular da insanlık tarihine yaptıkları önemli katkılarla bu ortak mirasın önemli bir bölümünü oluşturmuşlardır. Mezopotamya, Fırat ve Dicle nehirleri arasında kalan, uygun iklim koşulları ve verimli topraklara sahip olduğu için "Münbit Hilal" olarak adlandırılan bir bölgedir ve tarih boyunca Sümerler, Babilliler ve Asurlular gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Babillilerin Ortak Mirasımıza Katkıları:
Babilliler, merkeziyetçi bir krallıkla yönetilen ve başkenti Babil olan Mezopotamya uygarlıklarından biridir. Sümerlerden farklı olarak tek bir merkezden yönetilmişlerdir.
1. Hukuk Mirası: En parlak dönemlerini Kral Hammurabi zamanında yaşamışlardır. Hammurabi, Mezopotamya'nın en gelişmiş yasaları olan Hammurabi Kanunları'nı hazırlatmıştır. Bu kanunlar, "kısasa kısas" esasına dayanır ve tarihteki ilk anayasa olarak kabul edilir. Bu hukuki düzenlemeler, toplumsal düzenin sağlanması ve adalet anlayışının gelişmesinde önemli bir düşünce mirası bırakmıştır.
2. Bilim Mirası: Babilliler; matematik, geometri, tıp ve astronomi alanında çok ileri gitmişlerdir. Tanrıları Marduk için inşa ettikleri Babil Kulesi'nin tepesine bir gözlemevi yaparak Güneş'i, Ay'ı, yıldızları ve gezegenleri incelemişlerdir. Yunan bilim insanları matematik, geometri ve astronomi bilgilerinin temelini Marduk Zigguratı'nda bulunan çivi yazılı tabletlerden almıştır. Bu durum, Babillilerin bilimsel çalışmalarının evrensel bilgi birikimine doğrudan katkısını göstermektedir.
3. Sanat ve Mimari Mirası: Babilliler, mimaride oldukça gelişmiş bir medeniyettir. Başkent Babil'de inşa edilen Babil Asma Bahçeleri (dünyanın yedi harikasından biri kabul edilir), İştar Kapısı ve Marduk Zigguratı gibi önemli eserler yapmışlardır. Bu mimari şaheserler, insanlığın sanatsal ve mühendislik yeteneklerinin erken dönem örnekleri olarak ortak mirasımızda yer alır. Babillilerden günümüze ulaşan eserler, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınmıştır.
Asurluların Ortak Mirasımıza Katkıları:
Asurlular, Sümerler ve Babillilerden sonra Mezopotamya'da büyük bir imparatorluk kurmuşlardır. Mezopotamya, Mısır ve Anadolu'nun güneyine hâkim olmuşlardır ve başkentleri Ninova'dır.
1. Ticaret ve Kültürel Etkileşim Mirası: Asurluların en önemli geçim kaynağı ticarettir. Verimli tarım arazileri olmadığı için ticarete yönelmişlerdir. Kayseri Kültepe'deki Kaniş Karum, Asurluların Anadolu'daki önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Asurlu tüccarlar, ticaret için Anadolu'ya gelip alışveriş yapmışlardır. Bu ticari faaliyetler sayesinde Sümerlerden öğrendikleri çivi yazısını Anadolu'ya getirmişler, böylece Anadolu'da tarihi çağların başlamasına öncülük etmişlerdir. Anadolu'daki en eski yazılı tablet örnekleri Asurlulara aittir. Bu, kültürel etkileşimin ve bilginin yayılımının ortak miras üzerindeki kritik rolünü göstermektedir.
2. Bilgi ve Kütüphane Mirası: Asur Kralı Asurbanipal, tarihte bilinen ilk kütüphaneyi Ninova'da kurmuştur. Bu kütüphanede binlerce bilimsel ve kültürel eser toplanmıştır. Bu girişim, bilginin korunması, gelecek nesillere aktarılması ve bilimsel çalışmaların teşvik edilmesi açısından insanlık tarihinin en önemli adımlarından biridir ve ortak mirasın bilgi birikimi yönünü güçlendirir.
3. Altyapı ve Sanat Mirası: Asurlular, haberleşmeyi sağlamak için posta teşkilatı oluşturmuşlar ve su ihtiyaçlarını karşılamak için barajlar inşa etmişlerdir. Sanata da önem vermişler, saray ve tapınak duvarlarını av ve savaş tasvirleri ile süslemişlerdir. Bu eserler, onların yaşam biçimlerini ve değerlerini yansıtan önemli bir sanat mirasıdır.
Babillilerin Ortak Mirasımıza Katkıları:
Babilliler, merkeziyetçi bir krallıkla yönetilen ve başkenti Babil olan Mezopotamya uygarlıklarından biridir. Sümerlerden farklı olarak tek bir merkezden yönetilmişlerdir.
1. Hukuk Mirası: En parlak dönemlerini Kral Hammurabi zamanında yaşamışlardır. Hammurabi, Mezopotamya'nın en gelişmiş yasaları olan Hammurabi Kanunları'nı hazırlatmıştır. Bu kanunlar, "kısasa kısas" esasına dayanır ve tarihteki ilk anayasa olarak kabul edilir. Bu hukuki düzenlemeler, toplumsal düzenin sağlanması ve adalet anlayışının gelişmesinde önemli bir düşünce mirası bırakmıştır.
2. Bilim Mirası: Babilliler; matematik, geometri, tıp ve astronomi alanında çok ileri gitmişlerdir. Tanrıları Marduk için inşa ettikleri Babil Kulesi'nin tepesine bir gözlemevi yaparak Güneş'i, Ay'ı, yıldızları ve gezegenleri incelemişlerdir. Yunan bilim insanları matematik, geometri ve astronomi bilgilerinin temelini Marduk Zigguratı'nda bulunan çivi yazılı tabletlerden almıştır. Bu durum, Babillilerin bilimsel çalışmalarının evrensel bilgi birikimine doğrudan katkısını göstermektedir.
3. Sanat ve Mimari Mirası: Babilliler, mimaride oldukça gelişmiş bir medeniyettir. Başkent Babil'de inşa edilen Babil Asma Bahçeleri (dünyanın yedi harikasından biri kabul edilir), İştar Kapısı ve Marduk Zigguratı gibi önemli eserler yapmışlardır. Bu mimari şaheserler, insanlığın sanatsal ve mühendislik yeteneklerinin erken dönem örnekleri olarak ortak mirasımızda yer alır. Babillilerden günümüze ulaşan eserler, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınmıştır.
Asurluların Ortak Mirasımıza Katkıları:
Asurlular, Sümerler ve Babillilerden sonra Mezopotamya'da büyük bir imparatorluk kurmuşlardır. Mezopotamya, Mısır ve Anadolu'nun güneyine hâkim olmuşlardır ve başkentleri Ninova'dır.
1. Ticaret ve Kültürel Etkileşim Mirası: Asurluların en önemli geçim kaynağı ticarettir. Verimli tarım arazileri olmadığı için ticarete yönelmişlerdir. Kayseri Kültepe'deki Kaniş Karum, Asurluların Anadolu'daki önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Asurlu tüccarlar, ticaret için Anadolu'ya gelip alışveriş yapmışlardır. Bu ticari faaliyetler sayesinde Sümerlerden öğrendikleri çivi yazısını Anadolu'ya getirmişler, böylece Anadolu'da tarihi çağların başlamasına öncülük etmişlerdir. Anadolu'daki en eski yazılı tablet örnekleri Asurlulara aittir. Bu, kültürel etkileşimin ve bilginin yayılımının ortak miras üzerindeki kritik rolünü göstermektedir.
2. Bilgi ve Kütüphane Mirası: Asur Kralı Asurbanipal, tarihte bilinen ilk kütüphaneyi Ninova'da kurmuştur. Bu kütüphanede binlerce bilimsel ve kültürel eser toplanmıştır. Bu girişim, bilginin korunması, gelecek nesillere aktarılması ve bilimsel çalışmaların teşvik edilmesi açısından insanlık tarihinin en önemli adımlarından biridir ve ortak mirasın bilgi birikimi yönünü güçlendirir.
3. Altyapı ve Sanat Mirası: Asurlular, haberleşmeyi sağlamak için posta teşkilatı oluşturmuşlar ve su ihtiyaçlarını karşılamak için barajlar inşa etmişlerdir. Sanata da önem vermişler, saray ve tapınak duvarlarını av ve savaş tasvirleri ile süslemişlerdir. Bu eserler, onların yaşam biçimlerini ve değerlerini yansıtan önemli bir sanat mirasıdır.