Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz.. Tarayıcınızı güncellemeli veya alternatif bir tarayıcı kullanmalısınız.
2025-20268. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Destek Kitabı Cevapları
8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Ders Destek Yayınları Sayfa 152
TEKKE, ZAVİYE VE TÜRBELERİN KAPATILMASI
Yeni Türk devletinde ulusal egemenliğin halk tarafından benimsenmesi ve laikliğin yerleşmesi için yapılan inkılaplardan biri tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması oldu. Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıllarında tekke ve zaviyeler Anadolu ve Rumeli’nin Türkleşmesine ve İslamlaşmasına büyük katkıda bulunmuşlardı. Dolayısıyla tekke ve zaviyelerin halk üzerindeki etkisi büyüktü. Ancak sonraki yüzyıllarda tekke ve zaviyeler asıl amaçlarını kaybetti. Öyle ki bu kurumların bazıları, halkın dinî duygularını istismar ederek İslam dini ile bağdaşmayan inançlar ve âdetler ortaya çıkarmaya başladı. Devletin yapmak istediği birçok yenilik hareketine karşı çıkarak devlet ve toplum için bir sorun hâline geldi. Çağdaş bir toplum olma yolundaki Türk milleti için bu kurumların kapatılması gerekmekteydi. TBMM, 30 Kasım 1925’te çıkardığı bir kanunla tekke ve zaviyeleri kapattı. Bu yerlerin sahiplerinin mülkiyet haklarına dokunulmadı. Cami ya da mescit olarak kullanılan ibadet yerleri, olduğu gibi bırakıldı. Yine aynı kanunla şeyhlik, dervişlik, müritlik, emirlik gibi tarikat ünvanları da kaldırıldı. Böylece Türkiye’nin çağdaşlaşması ve laikleşmesi yönünde önemli bir adım atılır.
Soru: Tekke ve zaviyelerin kapatılması hangi Atatürk ilkesi doğrultusunda yapılmıştır?
Cevap: Bu inkılap, din ve devlet işlerini ayıran laiklik ilkesi doğrultusunda yapılmıştır.
Soru: Takvim, saat ve ölçülerde yapılan değişiklikler uluslararası alanda Türkiye Cumhuriyeti’ne ne gibi kazanımlar sağlamış olabilir? Açıklayınız.
Cevap: Bu değişikliklerle Türkiye, diğer ülkelerle uyum sağlamış, ticaret, eğitim ve iletişimde kolaylık elde etmiştir.
8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Ders Destek Yayınları Sayfa 153
SOYADI KANUNU NUN KABULÜ
OsmanlI Devleti’nde soyadı uygulaması yoktu. Genellikle kişilerin isimlerinin önüne baba adları konuluyordu veya kişiler lakaplarıyla ya da doğdukları yerlerin isimleriyle anılıyordu. Bu durum askerî, ekonomik ve toplumsal alanlarda bazı karışıklıklara neden oluyordu. Aynı isimden pek çok kişinin olması özellikle resmî yazışmalarda sıkıntılara sebep oluyordu. Bu durum 1934 yılına kadar Türkiye Cumhuriyeti’nde de devam etti. Bu sıkıntıları önlemek için 21 Haziran 1934’te Soyadı Kanunu çıkarıldı. Her Türk vatandaşının bir soyadı kullanması zorunlu hâle getirildi. Bu soyadları Türkçe olacak; rütbe, memurluk, yabancı ırk veya millet adlarıyla ahlaka aykırı ve gülünç kelimeler içermeyecekti.
TBMM, Türk milletine hizmetlerinden dolayı Mustafa Kemal’e 24 Kasım 1934’te çıkarılan özel bir kanunla “Atatürk” soyadını verdi (Görsel 4.20). Çıkarılan başka bir kanunla bu soyadının başkaları tarafından kullanılması yasaklandı. Diğer yandan halkçılık ilkesi gereği herkesin kanun önünde eşit olduğuna, hiç kimsenin ayrıcalıklı ünvanlar taşımaması gerektiğine karar verildi. Bu doğrultuda 26 kasım 1934’te çıkarılan Lakap ve Unvanların Kaldırılmasına Dair Kanun ile “ağa, hacı, hafız, hoca, molla, efendi, bey, hanımefendi” gibi toplumsal ayrıcalık ifade eden ünvanlar kaldırıldı.
Etkinlik
Soru: Toplumsal alanda yapılan inkılapların amaçlarını ve ilişkili olduğu Atatürk ilkelerini örnekteki gibi tabloya yazınız.
Cevap:
İnkılap
Amacı
İlişkili Olduğu Atatürk İlkesi
Soyadı Kanunu
Toplumsal alanda eşitliği sağlamak, toplumsal karışıklıkları önlemek
Halkçılık
Takvim, saat ve ölçülerde değişiklik
Avrupa ülkeleri ile ticari ve sosyal alanlarda yaşanan sorunları gidermek
İnkılapçılık
Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması
Halkın dinî duygularının istismar edilmesini önlemek, çağdaş bir toplum oluşturmak
Laiklik
Şapka ve kıyafet düzenlemesi
Kıyafet konusunda toplumsal eşitsizliği gidermek, çağdaş bir toplum oluşturmak
8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Ders Destek Yayınları Sayfa 154
Soru: Türk kadınlarına siyasal alanda haklar verilmesi Atatürk ilkelerinden hangileriyle ilişkilendirilebilir?
Cevap: Türk kadınlarına siyasal haklar verilmesi, Atatürk’ün halkçılık ve cumhuriyetçilik ilkeleriyle ilişkilidir. Bu haklar sayesinde kadınlar da yönetimde söz sahibi olmuş, eşit yurttaşlık anlayışı güçlenmiştir.
8. Sınıf İnkılap Tarihi Ders Kitabı Cevapları Ders Destek Yayınları Sayfa 155
Soru: Atatürk’ün “Siyasi, askerî zaferler ne kadar büyük olursa olsun, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa kazanılacak başarılar yaşayamaz ve sürekli olamaz.” sözünü açıklayınız.
Cevap: Atatürk bu sözüyle, bir ülkenin kalıcı gücünün ekonomik bağımsızlıkla sağlanacağını belirtmiştir. Ekonomi güçlü olmazsa askerî ve siyasi başarıların da uzun ömürlü olmayacağını vurgulamıştır.
Soru: Afişi millî iktisat anlayışı ve tasarruf bilinci açısından arkadaşlarınızla değerlendiriniz.
Cevap: Afiş, yerli malı kullanmanın ve tasarruf etmenin önemini anlatmaktadır. Halkın yerli üretime yönelmesi, ülke ekonomisinin güçlenmesine ve dışa bağımlılığın azalmasına katkı sağlar.