8. SINIF DERS NOTU: SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI (10 AĞUSTOS 1920)
I. Dünya Savaşı'ndan sonra kaybeden devletlerle yapılacak barış antlaşmaları belirlenirken, İtilaf Devletleri arasındaki Osmanlı topraklarını paylaşma sorunları nedeniyle Osmanlı Devleti ile yapılacak antlaşma gecikti.
• Taslağın Hazırlanması: Sevr Antlaşması’nın taslağı, İtilaf Devletleri tarafından İtalya’nın San Remo kentinde (San Remo Konferansı) hazırlanmıştır (18-26 Nisan 1920).
• Zorlama: Taslağı Osmanlı temsilcisi Tevfik Bey (Paşa) kabul etmeyince, İtilaf Devletleri gözdağı vermek amacıyla Batı Anadolu’da bazı yerleri işgal etti (Yunan kuvvetleri Nazilli, Balıkesir, Bursa, İzmit, Uşak, Alaşehir ve Edirne’yi işgal etti).
• İmzalayan Heyet: Bu baskılar üzerine toplanan Saltanat Şurası (Osmanlı hükûmeti tarafından oluşturulmuştur) antlaşmayı imzalamayı kabul etti. Damat Ferit başkanlığındaki heyet (Hâdi Paşa, Rıza Tevfik ve Reşat Halis) 10 Ağustos 1920’de antlaşmayı imzaladı.
Sevr Antlaşması’nın Maddeleri ve Yorumları
Sevr Antlaşması, Osmanlı Devleti’nin bağımsızlığını ve yaşama hakkını yok etmeye yönelik, oldukça ağır şartlar taşıyan 433 maddeden oluşmaktaydı. Antlaşmanın tüm hükümleri, ulusal bağımsızlığı sağlamak isteyen Misakımillî Kararlarına aykırıdır.
A) Siyasi Hükümler (Toprak Kaybı ve Egemenlik Kısıtlamaları)
Madde | Yorum |
| Doğu Trakya ve Batı Anadolu Yunanlara verilecek. Antalya, Konya, İç Batı Anadolu İtalya’ya. Suriye, Adana, Antep, Urfa, Maraş/Mardin ve Suriye Fransa’ya bırakılacak. Arabistan, Musul dâhil Irak, İngilizlere bırakılacak. Rodos ve On İki Ada İtalyanlara; Ege Adaları Yunanlara bırakılacak. | Bu maddeler, ülke bütünlüğü ve millî sınırlar anlayışına aykırıdır. Osmanlı topraklarının parçalanması amaçlanmıştır. Osmanlı Devleti'nin hüküm sürdüğü yerler İstanbul ve çevresinden oluşan küçük bir toprak parçası olacaktı. |
| Doğu Anadolu’da iki yeni devlet kurulacak. | Bu madde, Osmanlı topraklarında Ermenilere siyasi varlık kurma hakkı vermiştir ve doğrudan egemen devlet anlayışına aykırıdır. |
| İstanbul, Osmanlı’da kalacak ancak barış şartlarına uyulmazsa İstanbul da Türklerden alınacak. | İstanbul’un başkent olarak varlığı bile şarta bağlanmıştır, bu da Osmanlı’nın siyasi otoritesinin tehdit altında olduğunu gösterir. |
| Boğazlar, Türklerin yer almadığı uluslararası bir komisyon tarafından yönetilecek. | Bu durum, Osmanlı Devleti’nin egemenlik haklarını tamamen zedeler. Devletin en stratejik bölgesi uluslararası denetime bırakılmıştır. |
| Azınlıklara verilen haklar genişletilecek. | Azınlıklar bahane edilerek İtilaf Devletlerinin Osmanlı Devleti’nin iç işlerine müdahale etmesi amaçlanmıştır. |
B) Askerî Hükümler
Madde | Yorum |
| Osmanlı ülkesinde mecburi askerlik kaldırılacak. Osmanlı kara kuvveti, gönüllü olarak askere yazılanlardan oluşturulacak. | Mecburi askerliğin kaldırılması, Osmanlı’yı askerî alanda kısıtlamıştır. |
| Asker sayısı 50.700 olacak (jandarma gücü dâhil). Ordunun ağır silah ve uçakları olmayacak. | İtilaf Devletleri, bu maddelerle doğrudan Osmanlı Devleti’ni savunmasız hâle getirmeyi amaçlamıştır. Türk yurdunu silahsız ve savunmasız bırakmak istenmiştir. |
C) Ekonomik Hükümler
Madde | Yorum |
| Kapitülasyonlar genişletilerek tüm devletlere (İtilaf Devletleri vatandaşları lehine) verilecek. | Kapitülasyonların genişletilmesi, Osmanlı’yı iktisadi/ekonomik alanda kısıtlamıştır. Bu durum, Osmanlı’nın ekonomik bağımsızlığını yok etme çabasıdır. |
| Osmanlı’nın maliyesi İtilaf Devletlerinin kontrolünde olacak (Mali bir komisyon Osmanlı bütçesini kontrol edecek). | Bu madde ile Osmanlı ekonomisi tamamen denetim altına alınmak istenmiştir. |
| Osmanlı Devleti savaş tazminatı ödeyecek. | Osmanlı’nın maliyesi zaten İtilaf kontrolüne alınmışken, bir de savaş tazminatı ödemesi istenerek ekonomik bağımsızlığı tamamen kaldırılmıştır. |
!!! DİKKAT !!!
• Hukuken Geçersizdir: Sevr Antlaşması, anayasaya göre uluslararası bir antlaşmanın onaylanması için Mebusan Meclisi’nin onayından geçmesi gerektiği hâlde, Mebusan Meclisi kapatıldığı için bu antlaşmayı onaylayamamıştır.
• "Ölü Doğmuş" Antlaşma: Bu nedenle Sevr Antlaşması hukuken geçersizdir ve yürürlüğe girmemiştir. "Ölü doğmuş bir antlaşma" olarak nitelendirilir.
• Bağımsızlığa Aykırı: Sevr Antlaşması’nın hiçbir maddesi bizim için olumlu değildir. Tüm maddeler bağımsızlığımıza ve egemenlik haklarımıza aykırıdır.
Mustafa Kemal ve TBMM’nin Tepkisi:
• Reddediş: Büyük Millet Meclisi (BMM), antlaşmayı imzalayanları (19 Ağustos 1920 tarihinde) vatan haini ilan etmiştir.
• Mustafa Kemal’in Sözü: Mustafa Kemal, Sevr’i tanımadığını, "Siyasî, adli, ekonomik ve mali bağımsızlığımızı yok etmeye ve sonuç olarak yaşama hakkımızı inkâra ve ortadan kaldırmaya yönelik olan Sevr Antlaşması, bizce mevcut değildir” sözüyle açıklamıştır. O, Sevr'i "uğursuz bir idam kararnamesi" olarak da dile getirmiştir.
• Amaç: Mustafa Kemal bu sözleriyle bağımsızlık ve özgürlüğe verdiği önemi göstermiştir. Bu tutum, onun Milliyetçi ve Bağımsızlığa düşkün olduğunu gösterir.
• Mücadele Azmi: Sevr'in imzalanması, Türk halkının bağımsızlığa olan inancını ve mücadele azmini daha da artırmıştır. Türk milleti bağımsızlığına kastedenler karşısında karamsarlığa düşmemiş, işgalcilerle savaşarak antlaşmanın uygulanmasını engellemiştir.
