Arama sonuçlarınız

  1. S

    Karagöz İle Hacivat: İki Elin Nesi Var

    KARAGÖZ İLE HACİVAT: İKİ ELİN NESİ VAR Karagöz ile Hacivat yolda karşılaşır. Hacivat: Dur Karagözüm, nereye böyle? Karagöz: Oh, sen miydin Hacivat. Ben de seni arıyordum. Hacivat: Beni mi arıyordun? Karagöz: Evet, sizin eve gidiyordum. Hacivat: Bizim eve mi? Ama bizim ev o tarafta değil ki...
  2. S

    Karagöz İle Hacivat: Harami

    KARAGÖZ İLE HACİVAT: HARAMİ Hacivat pencereye çıkar ve karşı mahalledeki evinin bahçesinde bulunan Karagöz'ün üstüne atlar. İkisi birlikte yere yuvarlanır. Aralarında boğuşma başlar. Daha sonra Hacivat ayağa kalkar. Karagöz yerdedir ve gözleri kapalı durumdadır. Buna karşın, sağa sola...
  3. S

    Ayşecik İle Yasemin Sultan

    AYŞECİK İLE YASEMİN SULTAN Ayşecik’ in babası sarayın sütçüsüydü. Saray yakınlarındaki bir kasabada küçük bir çiftliği vardı. Her sabah saraya taze süt götürürdü. Çiftliklerinden saray rahatça görülüyordu. İki yıldır Ayşecik arada sırada, “ Baba ben de seninle geleyim. Sarayın nasıl bir yer...
  4. S

    Kanatlı Karınca - Serdar Yıldırım

    KANATLI KARINCA Zamanımızda en çalışkan ve en tutumlu yaratıklar olarak bilinen karıncalar bundan on binlerce yıl önce yine çok çalışkandılar fakat tutumlu oldukları söylenemezdi. Çalışkanlık karıncaların yaratılışlarında vardı. Onlar yaratılırken çalışkan olarak yaratılmışlardı. Tutumlu olmak...
  5. S

    Sepetçi İle Zengin Adam

    SEPETÇİ İLE ZENGİN ADAM Vaktiyle bir ülkenin bir şehrinde bir sepetçi adam yaşıyormuş. Bu sepetçi sabahtan akşama kadar dükkânında sepet yapmakla uğraşırmış. İşine saygı duyar, en ucuza satacağı sepetleri bile büyük bir özenle hazırlarmış. Bundan dolayı yaptığı sepetler çok sağlam ve dayanıklı...
  6. S

    Saz Çalan Kazım

    SAZ ÇALAN KAZIM Köyün birinde köylünün birinin kaz sürüsü vardı. Zaten adamda kaz çobanıydı ve adı Kazım’dı. Koyun güder gibi kaz güdüyordu. Kaz çobanı önüne katmış kazları giderken durup türkü söylemeye başlayınca kazlar etrafına toplanıyor ve onu dinliyorlardı. Böyle sazsız, cazsız, müziksiz...
  7. S

    Gezgin Şehmuz İle Vezir Cambaz Ali

    GEZGİN ŞEHMUZ İLE VEZİR CAMBAZ ALİ Gezgin Şehmuz daha önce adını hiç duymadığı bir ülkeye gitmiş. Bu ülkenin insanları mert, dürüst ve cengâver kimselermiş. Komşu ülkelerden birisi hariç diğerleriyle iyi geçinirlermiş. O iyi geçinemedikleri ülkenin kralı kendi halkına bile rahat, huzur...
  8. S

    Baba Koç İle Kızıl Kurt

    BABA KOÇ İLE KIZIL KURT Baba koç sürüden ayrılıp dere kenarına gitmiş. Bakmış ki, bir yavru kurt su içiyor. Hemen bir ağacın arkasına saklanmış. Yavru kurt su içtikten sonra baba koç ortaya çıkmış. Baba koçun sivri boynuzlarını gören yavru kurt kaçmaya başlamış. Baba koç ilerideki kayaların...
  9. S

    Çakal Goro İle Sincap Meto

    ÇAKAL GORO İLE SİNCAP METO Çakallar istasyonundan yolcularını alan tren hareket etmişti. Trenin düdüğünü sincap son kez çaldı ve tren maymunlar ormanına doğru yol almaya başladı. Çakalların başkanı Goro buraya bir tren hattı yapılması fikrini ortaya attığında maymunların sert tepkisiyle...
  10. S

    Titrek Tavşan - Serdar Yıldırım

    TİTREK TAVŞAN Ormanda her gün kurulmakta olan tavşanlar pazarı, havanın kararmasıyla birlikte, dağılıyordu. Sergisini toplayan tavşan pazar yerini terk edip gidiyordu. Vakit geç olup da pazar yerinde tavşan kalmayınca bir tavşan pazara gelirdi. Sırtında boş çuvalıyla ve bu boş çuval tezgâh...
  11. S

    Patates İle Soğan - Serdar Yıldırım

    PATATES İLE SOĞAN Patates ile soğan mutfakta karşılaştılar. Patates: “ Vay, soğan, nasılsın? “ Soğan : “ İyiyim patates, sen nasılsın? “ Patates: “ Sağ ol, benden bir şey iste. “ Soğan : “ Şuradan bir bıçak getir de soyayım seni. “ Patates: “ Lütfen, beni soyma, yoksa çürürüm. “ Soğan: “ Bir...
  12. S

    Anne Güvercin - Serdar Yıldırım

    ANNE GÜVERCİN Güzel bir yaz günüydü. Batur elinde sapan evlerinin yakınındaki ağaçlıkta kuş avına çıkmıştı. Gözleri radar gibi dikkatle çevreyi tarıyordu. Birden arkasında bir ses duydu: ’Vurma kuşları.’ Döndü, baktı. Seslenen yabancı değildi. Mahalle arkadaşı Sarper’di: “ Ne istersin şu küçük...
  13. S

    Keloğlan Zenginler Ülkesinde

    Selamlar. Çeşitli yayınevleri haberim olmadan masal - hikaye kitaplarına, yardımcı ders kitaplarına alıyorlar. Kırtasiyelerden şu son 6 yılda 202 tane kitapta eserlerimi buldum ve satın aldım. Bazısında bir tane bazısında iki tane almışlar. Birinde yedi tane var. Telif hakları diyorlar. Geçen...
  14. S

    Keloğlan Zenginler Ülkesinde

    KELOĞLAN ZENGİNLER ÜLKESİNDE Zaman zaman içinde, zaman saman içinde, saman duman içinde, yaman bir Keloğlan yaşarmış. Bu Keloğlan çok çalışkanmış. Çok çalışır, çok kazanırım umuduyla köyünden ayrılmış, şehre çalışmaya gitmiş. Günler, haftalar, aylar birbirini kovalamış, fakat Keloğlan...
  15. S

    Cesur Genç İle İyilik Prensi

    CESUR GENÇ İLE İYİLİK PRENSİ Üç yanı aşılmaz karlı dağlarla çevrelenmiş, geniş ve verimli topraklara sahip bir köyün dış dünya ile irtibatını sağlayan tek yol, azgın suları olan bir ırmak üzerindeki tahta köprüydü. Bu köyde yaşayan köylüler kasabaya gitmek için ırmağın en dar kısmına yaptıkları...
  16. S

    Yakışıklı Geyik - Serdar Yıldırım

    YAKIŞIKLI GEYİK Tibet munçağının Hani adında bir papağanı vardı. Munçak, Hani’yi satmak istiyordu fakat kimse Hani’yi almaya yanaşmıyordu. İşte, az önce tavşanın biri Hani’yi satın almak istemiş ama Hani olur olmaz yerde söze karışarak bu satışı engellemişti. Tavşan gittikten sonra...
  17. S

    Lepistes - Beta Ve Gromi'ye Karşı

    LEPİSTES - BETA VE GROMİ'YE KARŞI Okan, on yaşında bir çocuktu. Süs balıklarına meraklıydı. Evlerinde bulunan akvaryumda pek çok türden süs balığı bulunuyordu. Bir gün Okan’ın eline süs balıklarıyla ilgili bir kitap geçti. Bu kitabın bir sayfasında gayet güzel bir balık dikkatini çekti. Balığın...
  18. S

    Yaşlı Değirmenci - Ayla Yıldırım

    YAŞLI DEĞİRMENCİ Uzak, çok uzak şehirlerden birinin çok fakir bir köyü varmış. Bu köyün adı da fakir köymüş. Fakir köyün toprağı çorak, havası kurakmış. Bitki yetişmez, hayvan barınmazmış. Hal böyle olunca köydeki herkes bir dilim ekmeğe muhtaçmış. Bu köyde fakir ve yaşlı bir değirmenci varmış...
  19. S

    Korkak Tavşan - Serdar Yıldırım

    KORKAK TAVŞAN Orman kenarında bir Korkak Tavşan yaşarmış. Geceleri gizlendiği ağaç kovuğundan hiç çıkmazmış. Uyurken korkulu rüya gördüğü zamanlar kan ter içinde uyanır rüyasında gördükleri sanki gerçekten oluyormuş gibi titrer dururmuş. Günlerden bir gün yuvasından fazla uzaklaşmadan yiyecek...
  20. S

    Avcı George - (Hunter George)

    AVCI GEORGE ( HUNTER GEORGE ) Yıl 1915. İngilizler, Çanakkale'ye ingiliz donanmasını getirdi. Yetmedi. Fransız donanmasından yardım istedi. Fransız gemileri, Çanakkale'ye geldi. İngiliz gemileriyle birlik olup Türk tabyalarını dakikada insan büyüklüğünde 60 mermi atan toplarıyla dövmeye...
Geri
Üst