İtalyan Konağı – Tekirdağ
Binanın “İtalyan Konağı” olarak anılmasının sebebi, binanın bir zamanlar bir İtalyan ailesi olan Dussi ailesine ait olmasıdır.
Dussi Ailesi, Toscana Grandükalığın görevlileri olarak diplomatik sebeplerle 1662 yılında Genova’dan ayrılmışlar, üç yüz senelik bir sürede önce Avusturya’ya, sonra Bulgaristan’a en nihayet Türkiye’ye yerleşmişlerdir. 1841 yılında Tekirdağ’a gelen Andrea Dussi (1788- 1878) ve Matteo Dussi (1815- 1898) kardeşler, günümüzde Barbaros Caddesi olarak adlandırılan caddede ikiz evler olarak inşa ettikleri evlere aralarında kura çekerek yerleşirler. Günümüzde İtalyan Konağı olarak anılan ve 2019 yılına kadar Tekirdağ Namık Kemal İl Halk Kütüphanesi olan konak, çekilen kura sonucu Matteo Dussi’ye düşer. Matteo Dussi, babasının vefatından sonra İtalyan Konsolosluğuna atanır ve görevini bu konakta sürdürür. Regina Mısırlı ile evlenip 8 çocuğu olur.
Çocuklarından Riccardo Dussi (1864- 1936), 1904 yılında Evelina Navoni ile evlenmiş ve Mary, Matteo, ve Giovanni adlarında 3 çocuğu bu konakta doğmuştur. Trablusgarp Savaşı sırasında İtalyanlar 1911’de Trablusgarpa daha sonra Çanakkale, Rodos ve Limni adalarına asker çıkarınca, Dussi ailesi evlerini bırakıp, kaçmak zorunda kalmışlardır. Konağa da askerler el koymuştur. Dussi Ailesi 1912’de ateskesle birlikte evlerine geri dönmüşlerdir.
Riccardo Dussi’nin Fransa’da mühendislik fakültesinde okuyan oğlu Matteo, babasının sıhhati kötüleşince fakülteyi bitiremeden evin büyük oğlu olarak konağa döner. Matteo Dussi (1906- 1977), 1934 yılında Edvige Zabloska ile evlenmiş, bu evlilikten, Mirella, Mario, Silvio, Edda- Aldo isimlerinde 5 çocuğu olmuş, çocuklarını bu konakta yetiştirmiştir. Matteo Dussi’ye 1959 yılında İtalya’nın Fahri Konsolosluğu verilmiş olup, Matteo Dussi, görevini vefat edinceye kadar yani 1977 yılına kadar sürdürmüştür.
Matteo Dussi ‘nin vefatından sonra konsolosluk kapatılmıştır. Ailenin diğer üyeleri İtalya’ya ve İstanbul’a göç etmişlerdir.
Konağın istinat duvarı üzerinde yükselen yapı, betonarme olup üzeri ahşap kaplıdır. Yapı zemin üzeri dışa taşkın, cumbalı iki kattan oluşmaktadır. Yapının merdivenlerle çıkılan güney kapısından bodrum kata inilmektedir. Yapının asıl girişi kuzey cephesinde olup önünde geniş bir bahçesi bulunmaktadır. Dikdörtgen formlu pencereler ahşap sövelidir. Çatısı kırma olup üzeri alaturka kiremitle kaplıdır.
Kaynak: Tekirdağ İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü