II. Abdülhamid

Zehra Küçük

Üye
Üye
Katılım
23 Kas 2018
Mesajlar
34
Puanları
28
Konum
Adana/karataş
II. Abdülhamid
Osmanlı İmparatorluğu'nun padişahı
1547400933817.jpeg

II. Abdülhamid, Osmanlı İmparatorluğu'nun 34. padişahı ve çöküş sürecindeki devlette mutlak hakimiyet sağlayan son padişah. Tahtta kaldığı yıllarda imparatorluk dağılma dönemini yaşadı; başta Balkanlar olmak üzere çeşitli bölgelerde çıkan isyanlara ve Rusya İmparatorluğu'na karşı kaybedilen 93 Harbi'ne tanıklık etti.

Doğum tarihi: 21 Eylül 1842, Topkapı Sarayı Müzesi, İstanbul
Ölüm tarihi ve yeri: 10 Şubat 1918, Beylerbeyi Sarayı(Milli Saraylar), İstanbul
: Saliha Naciye Hanım (e. 1904), Behice Hanım (e. 1900),
Çocuklar: Mehmed Abdülkadir Efendi, Mehmet Selim Efendi,
Kitaplar: Siyası̂ hatıratım, Devlet ve memleket görüşlerim,
Torunlar: Mehmed Orhan Osmanoğlu,

İkinci Abdülhamid İstanbul'da doğmuştur. Uzun boylu, buğday benizli, siyah ve sık sakallıydı. Kaşlarının üzeri hafifçe çıkıntılı ve gözleri de siyahtı. Devrinin en kıymetli âlimlerinde, çok iyi bir tahsil yaptı. Kuvvetli bir hafıza ve basirete sahipti. Gayet güzel ve düzgün konuşurdu. Dehâ derecesinde bir siyasete sahipti. Aynı zamanda çok cesur bir padişahtı. Spor yapmaktan hoşlanırdı. Gayet güzel silah ve kılıç kullanırdı. Son derece takva idi. Tasavvufa ait geniş bilgisi vardı.



Padişahlığı zamanında yıkılmak üzere olan devleti ayakta tutacak en iyi tedbir ne ise onları hiç tereddüt etmeden yerine getirdi ve devletin yıkılmasını tam 33 sene geciktirdi. Devrinde yapmış olduğu işleri, bazı aydın geçinen tabaka hariç, herkes takdirle karşılıyordu. Aleyhine her türlü iftiralar en kötü isnatlar uyduruluyor ve Avrupa devletlerinin himayesinde yaşayan çeyrek aydın bile olamayanlar gazetelerinde, durmadan bu iftira ve isnatları yazıyorlardı. Hiç yılmadan ve bıkmadan, Devlet-i Aliye'yi 33 sene idare etti. Dünya savaşın çıkacağına inanıyor, çıktığında ise Osmanlı Devletini kurtaracak şeyin, ancak denizlerde kuvvetli bir devletin yanında savaşa katılmak olduğunu düşünüyordu. Tahttan indirildiğinden hemen sonra bu görüşünün tam zıddı yapılmış koca devlet de tamamen yıkılmıştı. dersimiz.com



Prens Bismark'a göre 100 gram aklın 90 gramı Abdülhamid Han'da, 5 gramı kendisinde, 5 gramı da diğer siyasilerdedir.



En büyük talihsizliği devleti en kötü şartlar altında eline almış olmasıdır. Tahttan indirildikten sonra zaman ilerledikçe, aleyhinde olup da pişman olmayan hemen hemen kalmamış gibiydi. Son derece dindar ve namuslu idi. Zevk ve sefaya düşkün değildi. Abdestsiz olarak hiç bir devlet işine imza atmadığı meşhurdur. 1908 senesinde düzmece bir irtica olayı bahane ederek tahttan indirdiklerinde yüksek bir veli derecesinde olan Büyük Hakan : "Bu Cenabı Hakkın takdiridir." Diyerek elinde muazzam kuvvetler olduğu halde müdahale bile etmeden tahtını terk etmiştir. Tahttan indirilmesinde birinci derecede Yahudilerin rolü vardı. Çünkü daha o zamanlar Yahudiler Filistin'den toprak istemişler, Sultan Abdülhamid de reddetmişti.



Siyasi ve diplomatik hadiselerin en çok olduğu devir şüphesiz Abdülhamid Han devridir. Bu büyük padişaha, bütün tarihi hakikatler ortaya çıkmış olmasına rağmen, hala iftira edenlere rastlamak mümkündür.



Tahta çıktığında, amcası Sultan Abdülaziz'in intihar edip etmediğini tespit etmek için bir mahkeme kurdurmuş ve kurulan bu mahkemede; Hüseyin Avni, Mithat Paşa ve daha bazılarının öldürttüklerini tespit ettirmiş, bunun üzerine Mithat Paşa'nın idam edilmesini, Gazi Osman Paşa ve Ahmed Cevdet Paşa gibi büyük dâhiler bile istemiş olmalarına rağmen idam cezasını müebbet hapse çevirmiştir.



Yeryüzünün son bağımsız Müslüman Türk Devletinin Hükümdarı İkinci Abdülhamid'e Cuma selamlığında camiden çıkarken atılan bombanın fitilini bir şahıs değil, koca bir ehlisalip cephesi ateşlemişti. O gün gaflet içinde bulunan bazı aydınlarımız, bu arada şair Tevfik Fikret suikastçının şahsında ehlisalip cephesine kaside yazıyorlardı. Çocuğu Haluk'a verdiği terbiye ile onu ancak papaz yapabilen bir şairin bu açık ihanet vesikası çok acıdır.



(ehlisalip: XI. ve XII. yüzyıllarda Batılı Hıristiyanlarca kutsal yerleri Müslümanların elinden almayı amaçlayan seferlere katılan kimse.)



Abdülhamid neler yapmıştır?



Polis teşkilâtını geliştirdi.



Komiserlik ve başkomiserlik makamlarını ihdas etti.



Savcılık müessesesini kurdu.



Ceza ve Ticaret usulü kanunlarını çıkarttı.



Askeri dikimevleri, tersaneler, feshaneler kurdurdu.



İstanbul, İzmir limanlarını tesis etti.



Taht'a çıktığı zaman 252 milyon altın borcumuzu tahtı bıraktığında 30 milyon altına indirdi.



Hereke Halı ve Dokuma, Beykoz Deri, Yıldız Çini, Cibali Tütün, Yedikule İplik ve Havagazı, Kireçburnu Tuğla, İstinye Buz Fabrikalarını işletmeye açtı.



Zirai alanda haralar, örnek çiftlikleri tesis etti; Ziraat, Baytar, İpek böcekçilik, Halkalı Ziraat, Orman ve Maden, Ticareti Bahriye, Mülkiye. Hukuk; Sanayii Nefise, Tıbbiye, Ticaret ve Hendesei Mülkiye, Dârü' I-muallim, Dârülfünian gibi her dereceden okulları açtırdı ki bugün hepsi kullanılmaktadır.



Köylerdeki ilkokulların dışında 300 tane ortaokul açtırdı ki bu okullarda yabancı dillere kadar birçok yeni dersler okutuluyordu.



Arkeoloji, Askeri Müze, Yıldız Müzesi, Yıldız ve Beyazıt Kütüphaneleri yine o devirde açıldı.



Gureba Hastanesi, Hamidiye Etfal Hastanesi, Yıldız Askeri Hastanesi o devirde hizmete girdi. Kuduz Müessesesi o devirde açıldı, bugünkü Darülâceze yine o devirde hizmete girdi. Hamidiye çeşmeleri ve Terkos Su Şirketini yine Abdülhamit kurdurdu ve Kırkçeşme ile Halkalı Suları'nın ıslahı yine Abdülhamid'e nasip oldu.



Tahttan indirildikten sonra Selanik'e sürülmüş, bir çok işkenceler yapılmış ve Selanik'in düşman işgali altında kalma ihtimali çıkınca İstanbul'a Beylerbeyi Sarayı'nda oturmaya mecbur edilmiştir. Büyük Hakan 1918 senesinin 10 Şubat'ında bu sarayda hayata gözlerini yummuş, Divanyolu'ndaki Sultan Mahmud Türbesine, amcası Sultan Abdülaziz ile dedesi İkinci Mahmud'un yanına defnedilmiştir. Vefatında 75 yaşını 4 ay geçiyordu. Cenazesinde en hareketli aleyhtarları bile ağlamışlardır. (Allah rahmet eylesin.)



Erkek Çocukları: Mehmed, Selim, Abdülkadir, Ahmed Nuri, Mehmed Burhaneddin, Abdürrahim, Ahmed Nureddin; Mehmed Âbid, Ahmed.



Kız Çocukları: Ulviye Sultan, Zekiye Sultan, Naime Sultan, Naile Sultan, Ayşe Sultan, Refia Sultan, Sadiye Sultan.
 
Üst