ÂLİMİN ATININ AYAĞINDAN SIÇRAYAN ÇAMUR BENİM İÇİN ŞEREFTİR.
Mısır seferini tamamlayan Osmanlı ordusu, Kahire'den Şam'a dönmekteydi. Yolculuk esnasında, Anadolu Kazaskeri
Kemal Paşa ile Yavuz Sultan Selim, at üzerinde sohbet ederek ilerliyorlardı.
Kemal Paşazade'nin atının ayağı bir ara içi su dolu bir çukura girdi. Etrafa sıçrayan çamurlar at üstündeki Yavuz
Sultan Selim'in kaftanının eteklerine sıçradı.
Durumu gören Kemal Paşazade, utancından sapsarı olmuş, ne diyeceğini bulamamıştı. Yavuz, ilme ve âlimlere karşı
sevgi ve saygı dolu bir davranış göstererek, şu sözleriyle Kemal Paşazade'yi teselli etti:
- Bir âlimin atının ayağından sıçrayan çamur, benim için şereftir. Öldüğüm zaman bu kaftanı sandukamın üzerine
koysunlar.
Padişah üzerinden çıkardığı bu kaftan, Yavuz'un vasiyeti gereği vefatında sandukasının üzerine konulmuştur.
Mısır seferini tamamlayan Osmanlı ordusu, Kahire'den Şam'a dönmekteydi. Yolculuk esnasında, Anadolu Kazaskeri
Kemal Paşa ile Yavuz Sultan Selim, at üzerinde sohbet ederek ilerliyorlardı.
Kemal Paşazade'nin atının ayağı bir ara içi su dolu bir çukura girdi. Etrafa sıçrayan çamurlar at üstündeki Yavuz
Sultan Selim'in kaftanının eteklerine sıçradı.
Durumu gören Kemal Paşazade, utancından sapsarı olmuş, ne diyeceğini bulamamıştı. Yavuz, ilme ve âlimlere karşı
sevgi ve saygı dolu bir davranış göstererek, şu sözleriyle Kemal Paşazade'yi teselli etti:
- Bir âlimin atının ayağından sıçrayan çamur, benim için şereftir. Öldüğüm zaman bu kaftanı sandukamın üzerine
koysunlar.
Padişah üzerinden çıkardığı bu kaftan, Yavuz'un vasiyeti gereği vefatında sandukasının üzerine konulmuştur.